Merkez üssü Kahramanmaraş olan ancak 11 ilde büyük yıkıma ve binlerce can kaybına neden olan iki büyük deprem Türkiye’yi yasa boğdu.Bursa Teknik Üniversitesi Deprem Mühendisliği Uygulama ve Araştırma Merkezi koordinasyonunda deprem bölgesine giden uzmanlar ilgili il, ilçe ve köylerde yaptıkları analiz ve incelemeler sonucu deprem teknik raporu hazırladı.Bursa Teknik Üniversitesi Mimar Sinan Yerleşkesi’nde gerçekleştirilen basın toplantısında, ‘Kahramanmaraş merkezli depremler – BTÜ Teknik Raporu paylaştı.Basın toplantısında, Bursa Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar, Prof. Dr. Sinan Uyanık, Prof. Dr. Beyhan Bayhan, Dr. Öğretim Üyesi Sedef Kocakaplan, Dr. Öğretim Üyesi Eray Yıldırım, Doç. Dr. Eyüphan Avcı, Dr. Öğretim Üyesi Süleyman Özen bulundu.Bursa Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar’ın yaptığı değerlendirilmelerde şu ifadelere yer verildi:Tubitak bu sene çok güzel çalışma yaptı. Deprem bölgesinde teknik inceleme için gitmek isteyenlere hızlı bir derleme süreciyle projeler  verdi. 33 ilten katılımla oldu. Bursa’dan 3 proje katıldı. 2’si bizim projemiz.Proje üreticimiz bir tanesi Sedef Hocamız. Bu anlamda TÜBİTAK başkanlığına hem de hocalarımızın her birini ayrı ayrı teşekkür etmek isterimKahramanmaraş Pazarcık merkez üssü sabah saat dört civarlarında bir depremle sarsıldık.Tam yaraları sarmaya çalışırken Elbistan merkezli bir depremle tekrar sarsıldık. 10 ilimiz etkilendi ve 40 bini aşkın vatandaşımız hayatını kaybetti. İkinci olarak yüzeye yakınlığını depremde yıkıcı olarak değerlendiriyoruz. Marmara 17 km yakınlıkta oldu ve yedi çok yakın diyorduk. Bu deprem ise 8.6 km derinliğinde oldu. İkinci deprem 7 km de oldu. Üçüncü olarak Türkiye’deki yapı stoğunu dikkate aldığımızda 6.5 için çok büyük diyoruz. 7.4 Marmara depremi için çok büyük diyorduk. Bu deprmein büyüklüğü 7.7 oldu.Peki neden bu kadar hasar var? İnşaat mühendisliği açısından yapısal elemanların bütünlüğünün bozulmaması lazım. Kolonların bütünlüğünün bozulmaması lazım. Kolon birleşim bölgesinin bozulmaması lazım. Asıl sorun şu; Türkiye’de deprem gerçeğiyle karşı karşıyayız. Yapılarımızda ciddi sıkıntılarımız var ve beton kalitemiz çok düşük. Yumuşak zemin etkisi dikkate alınmıyor. Denetim sürecimiz yetersiz. Düz yüzey donatı kullanılıyor.